1. Anasayfa
  2. Hukuk

10 Soruda “Twitch Bit Hırsızlığı” Olayı Nedir?

10 Soruda “Twitch Bit Hırsızlığı” Olayı Nedir?
1

Hazırlayan: Av. Hasan Serhat YİĞİT Ankara Barosu

  • Yazı, hukuki nitelikte bir metin olmayıp hukukçu olmayan insanlar tarafından anlaşılabilmesi amacıyla basit nitelikte tutulmuştur. Hukukçu olan okurlarımızı bilgilendirmek amacıyla değil, konunun hukukla hiç alakası olmayan insanlar tarafından dahi terminolojik bir dil kullanılmadan anlaşılabilmesi için yazılmıştır.
  • Konunun değerlendirmesiyle ilgili öncelikle belirtilmelidir ki bu yazı ve değerlendirmeler tamamen “piyasa bilgisi” olarak nitelendirilen sair internet siteleri ve bloglarda paylaşılmış veriler üzerinden yapılacağından herhangi bir yayıncıyı, platformu ya da kişiyi zan altında bırakacak nitelikte yapılmayacak olup yalnızca bu ve benzeri iddia edilen eylemlerin Türk Hukukundaki karşılıklarının değerlendirilmesi üzerine olacaktır.
  • Okuyucularımızın konuya idrak etmeleri ve meselenin rahat anlaşılması açısından sürekli tarafıma sorulan sorular üzerinden soru-cevap şeklinde ilerlemekte fayda olduğunu değerlendiriyorum. Bu nedenle sık sorulan 10 soru üzerinden konuyu ele alacak olursak;

Soru 1) Twitch Nedir? Nasıl Bir Platformdur?

Basit anlamda Twitch online bir Televizyon programıdır. Canlı sohbet seçeneği olan Twitch de izleyiciler ve yayıncının anlık olarak iletişimde olduğu, oyun oynamak ya da belli yeteneklerini izleyicilere sunmak suretiyle canlı yayın açarak yayıncılar ve platform sağlayıcısı arasında kurulan partnerlik ilişkisiyle gelir elde edilen bir yer sağlayıcısı pozisyonundadır.

Soru 2) Twitch Bit Hırsızlığı Denilen Olay Nedir? Ne Şekilde Gerçekleşmiştir? Bit Scam Nedir?

Dünyadaki herhangi bir ülkenin vatandaşlarına ait kredi kart bilgilerinin, bilgisayar korsanları tarafından çeşitli vesilelerle elde edilmesi ve elde edilen bu bilgiler üzerinden çalıntı kredi kartları ile yapılacak alışverişin takibini zorlaştırmak amacıyla aracı kuruluşlar(Twitch, youtube, tiktok gibi) kullanmak suretiyle ilgili yayıncıya online bağış atarak(donate sistemleri aracılığıyla) yayıncının elde ettiği bu gelirin belli bir oranını yayıncıdan kripto varlık cüzdanına alması şeklinde gerçekleştiği iddiasıdır.

Soru 3) Bu Dolandırıcılık Twitch Üzerinden Yapılmışsa Twitch’in Bir Sorumluluğu Olmayacak Mı?

Türk hukukunda genel anlamda bir fiil haksız ise ya tazminata konu olmakta ya da hem tazminata hem de ceza hukukuna konu olmaktadır. Bunun yanı sıra meşru anlamda yapılan fiiller yani haksız fiil olmayan fiiller ne ceza hukuku anlamında ne de tazminat anlamında sonuç doğurmayacaktır.

İddia edilen olay ise hem ceza hukuku anlamında hem tazminat anlamında hüküm ve sonuçlar barındırır fiillerdendir. Bu suçun işlendiği ihtimalde Twitch’in şu anda hukuki niteliği itibariyle Terörün finansmanı ve suç gelirlerinin aklanmasına ilişkin mevzuatlardaki bildirim yükümlülerinden olmaması nedeniyle önleyici bir hizmet almak dışında ceza hukuku anlamında bir yükümlülüğü bulunmamaktadır. Tabi ki bu Twitch’in bu dolandırıcılık olayından bilgisinin olmadığı düşünülerek söylenmektedir. Aksi takdirde bilgisi olan her platform sağlayıcısı bu suça iştirak eden pozisyonunda kalacaktır.

Ancak bu olayda kredi kartı hırsızlığıyla online alışverişe vesile olan platform olmalarında Twitch algoritma ve yazılımları tarafından tespit edilmesine rağmen bu konuda aksiyon alınmadıysa ya da bu ve benzeri korsan faaliyetlerin tespiti açısından yazılımsal bir güvenlik yoksa veya yetersizse yani kasten değil ihmalen böylesi bir dolandırıcılığa sebebiyet verecek boyutta kusurlarının olduğu tespit edilirse tazminat sorumlulukları olacaktır.

Bu nedenle şimdilik Twitch’in cezai(yöneticilerinin) ve hukuki sorumluluklarının şu aşamada değerlendirilmesinin mümkün olmadığını düşünmekteyim.(Aksine bir delil ya da iddia ortada olmadığından ötürü)

Bu konuda ilerleyen soruşturmadaki delillerin kamuoyuna açıklanması durumunda okurlarımızı daha detaylı bilgilendireceğim.

twitch bit hırsızlığı

Soru 4) Yayıncıya Gelen Bağışı, Yayıncı Çalıntı Kredi Kartıyla Yollandığını Bilmiyor Olamaz Mı?

Bu soru tabi ki ceza hukuku anlamında yayıncının suça iştirak edip etmediğinin de aynı zamanda cevabı olacaktır. Yayıncının bunu bildiği ihtimalde bilgisayar korsanlarıyla beraber suç işleme iradesi oluşacağından iştirak ettiği kabul edilmeli ve aynı şekilde cezalandırılmalıdır. Bu husus yayıncının vereceği beyandan değil ceza hukukunun genel mantık kaidelerinden biri olan “HAYATIN OLAĞAN AKIŞI” çerçevesinde ele alınmalıdır.

Yani örnek olarak ortalama 20-30 bandında canlı, anlık izleyicisi olan bir yayıncının hayatın olağan akışı içerisinde elde ettiği ve etmesi gereken ortalama bağıştan çok daha fazlasını alması durumunda ve bu bağışın genellikle anonim şekilde alınması durumunda bunun normal bir bağış olmadığını fark edip ilgili platform sağlayıcılarına bildirmesi gerekmektedir. Bu bildirimi yapmadığı takdirde bu husustan haberdar olduğu, haberdar olmasa bile zımnen(susarak) buna göz yumduğu sonucu ortaya çıkacaktır.

20-30 izleyicisi olan yayıncı yönünden yapılan değerlendirme aynı şekilde görece yüksek izlenen yayıncılar açısından da geçerli olacaktır.

Soru 5) Bu Kişiler Ne Şekilde Tespit Edilecektir? Tabiri Caizse Yaptıkları Yanına Kar Mı Kalacaktır? Türk Hukukunda Bunun Cezası Yok Mudur?

Meseleyi hukukçu olmanın verdiği sorumluluk ve ciddiyet üzerinden ele alacak olursak; tamamen iddia edilen olaylardan bağımsız öncelikle benzeri fiillerin Türk Ceza Kanunu kapsamındaki, takdiri soruşturma mercii olan ilgili ilin başsavcılık makamına ve yargılamayı yapacak mahkemelere ait olmak üzere muhtemel karşılıklarını inceleyerek bakmanın faydalı olacağını değerlendirmekteyim.

Bu nedenle Türk Ceza Kanunu 245. Md. Kapsamında kanun koyucu iddia edilen fiil ve eylemleri “Banka veya Kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması Suçu” başlığıyla,

  1. “Başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
  2. Başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üreten, satan, devreden, satın alan veya kabul eden kişi üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve on bin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
  3. Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, dört yıldan sekiz yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

Şeklinde düzenlemiştir. Bu kanun maddesi, vakanın iddia edildiği gibi “dolandırıcı bilgisayar korsanları“ tarafından elde edilmiş kredi kartı bilgileri üzerinden bit bağışlama üzerinden yapıldığı, yapılan bağışın da bir kısmının yayıncı tarafından bilgisayar korsanına kripto varlık olarak göndermesi şeklinde yapıldığı ihtimalde tatbik olunacaktır. Bu suçu işleyen kişinin bizzat bilgisayar korsanı olması ve yayıncıların bu konudan haberdar olması durumunda da yayıncıların da suça iştirak eden kişi pozisyonunda kalacaklarından hem bilgisayar korsanı hem de ilgili yayıncı suç işlemiş durumda olacaktır.

Suç gelirlerinin aklanması, suç örgütü açısından hukukçu olmayan okurlarımızı boğmamak adına derinleştirmeyeceğim suç örgütü faaliyeti kapsamında değerlendirilmesi durumunda (suç örgütü olarak değerlendirilmesinin şartlarını konuyu teknikleştirmemek açısından değinmeyeceğim) ayrıca bu suçtan da cezalandırılmaları gündeme gelecektir Bu durumda alınacak ceza ciddi oranda artacaktır.

Soru 6) Türk Yargı Sisteminde Soru 5’te Anlatılan Cezaları Aldıklarında Cezaevine Girmeme İhtimalleri Olduğu Düşünüldüğünde Bu Kadar Mağduriyete Sebep Olan Kişiler Rahatça Çıkıp Gezebilecek Mi? Kara Para Aklamış Olmuyor Mu Bu Kişiler?

Bu sorunun cevabı her ne kadar teknik ceza hukuku bilgisi gerektirse de çok anlaşılır şekilde anlatmaya çalışırsak, Kara para aklama suçu diye kamuoyunda bilinen suç Türk Ceza Kanunu Md 282 kapsamında “Suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama” başlığıyla,

  1. “(Değişik: 26/6/2009 – 5918/5 md.) Alt sınırı altı ay veya daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini, yurt dışına çıkaran veya bunların gayrimeşru kaynağını gizlemek veya meşru bir yolla elde edildiği konusunda kanaat uyandırmak maksadıyla, çeşitli işlemlere tâbi tutan kişi, üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
  2. (Ek: 26/6/2009 – 5918/5 md.) Birinci fıkradaki suçun işlenmesine iştirak etmeksizin, bu suçun konusunu oluşturan malvarlığı değerini, bu özelliğini bilerek satın alan, kabul eden, bulunduran veya kullanan kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
  3. Bu suçun, kamu görevlisi tarafından veya belli bir meslek sahibi kişi tarafından bu mesleğin icrası sırasında işlenmesi halinde, verilecek hapis cezası yarı oranında artırılır.
  4. Bu suçun, suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, verilecek ceza bir kat artırılır.
  5. Bu suçun işlenmesi dolayısıyla tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.
  6. Bu suç nedeniyle kovuşturma başlamadan önce suç konusu malvarlığı değerlerinin ele geçirilmesini sağlayan veya bulunduğu yeri yetkili makamlara haber vererek ele geçirilmesini kolaylaştıran kişi hakkında bu maddede tanımlanan suç nedeniyle cezaya hükmolunmaz.”

Şeklinde düzenlenmiştir. Tabi ki burada dikkat edilmesi gereken bu suçun unsuru yani suçun işlenebilmesi için bir “öncül suç” olması gerekliliğidir. Dolayısıyla suç gelirlerinin aklanabilmesi için öncesinde bir suç işlenmesi gerekeceğinden Soru-5 kısmında anlatılan kısımda burada “öncül suç” olarak tanımlanması en muhtemel suçtur.

Yani bu suçu işleyen kimseler hem TCK 245. Maddesinde gösterilen hem de TCK 282 kapsamında gösterilen ceza hükümleriyle yargılanacaktır. Bu tabi ki soruşturma detaylarını bilmeden piyasa bilgileri üzerinden yaptığımız değerlendirmelerdir. Soruşturma dosyasının niteliği itibariyle soruşturmanın suç örgütü üzerinden yürütülmesi durumunda TCK 220. Maddesinde düzenlenen ceza hükümlerinden de ayrıca yargılanacaklardır.

Basit bir dille anlatmak gerekirse suçu işlediği kişilerin verilecek cezaya ve yargılamanın hangi suç üzerinden yapılacağına göre 20-25 yıl aralığında ceza almaları imkân dâhilindedir.

Soru 7) Bu Suçlular Ne Kadar Sürede Yargılanacaklar? Nasıl Ceza Alacaklar? Kimler Ve Hangi Kamu Kurumları Bu Yargılamayı Yapacaktır?

Türk yargı sisteminde kural olarak soruşturmalar(savcının yaptığı işlemler) gizli, kovuşturmalar(mahkeme hâkimlerinin yaptığı yargılama işlemleri) ise alenidir.

Ve bir suça ilişkin ceza hukuku soruşturması yapmak yalnızca savcıların, savcıların yaptığı soruşturma neticesinde cezalandırma yapmak da yalnızca müstakil olarak Türk Mahkemelerine aittir.

Ancak Cumhuriyet savcısı ve mahkemeler, soruşturma ve kovuşturma aşamalarında devletin belli kamu kurum ve kuruluşlarına talimat vererek, bilgi isteyerek yargılamaya faydalı olmalarını emredebilmektedir. Bunun yanı sıra belli kamu kurum ve kuruluşlarının kanundan kaynaklanan yetkileri sebebiyle doğrudan yetkileri de bulunmaktadır.

Konuyla alakalı olan ve yargılama yetkisi bulunmamasına rağmen yargı makamlarına suçu duyuran ve hali hazırda yürüyen Kara Para Aklama soruşturmalarına dair kanuni yetkileri bulunan kamu kuruluşu “MASAK” olarak bilinen Mali Suçlar Araştırma Kuruludur. Bu vakayla ilgili de MASAK soruşturmaya hem katkı hem de kanundan kaynaklanan yetkileri çerçevesinde malvarlıklarına el konulmasının talebi, çeşitli tedbir taleplerinde bulunabilecektir.

Soruşturma niteliği itibariyle şahsi kanaatime süre en az 6 ay ile 1 yıl arasında süreceğinden, yerel mahkemenin yargılama süresi de en az 1 ile 2 yıl arasında süreceğinden ve bölge adliye mahkemeleri, Yargıtay süreçleri de gözetildiğinde takriben en az 3-4 yıl sürecek bir yargılama söz konusu olacaktır.

Soru 8) Yargılama Bu Kadar Uzun Sürecekse Bu İnsanlar Bu Kadar Süre Dışarıda mı Gezecek? Çaldıkları İddia Edilen Paraları Bu Kadar Sürede Kaçıramazlar Mı?

Soruşturma ve yargılamanın bitişine kadar ilgili sanıkların tespit edilmesi durumunda yargılamanın kuvvetle muhtemel “TUTUKLU” yapılacağı gözetildiğinde ve terörün finansmanı ve suç gelirlerinin aklanmasına ilişkin mevzuat çerçevesinde ilgili kişilerin mal varlığına el konulacağı düşünüldüğünde, kişilerin tespit edilmesi halinde ne kaçmaları ne de elde ettikleri parayı kaçırma imkanları bulunmayacaktır. (Tabi ki finans kuruluşlarında tutulan paralar açısından bu değerlendirmeyi yapıyoruz. Kripto varlık haline getirilmiş paraların tespiti imkansız olmamakla birlikte nispeten daha zor olacaktır. İmkansız olmadığı ihtimalde bu kripto varlığı bir finansal kuruluş aracılığıyla paraya çevirdiği senaryodur.)

Soru 9) Bu Kişiler Kredi Kartı Bilgisi Çalmışsa Kredi Kartı Sahipleri Bunu Farkedip İlgili Bankayı Arasa Bu Hırsızı Bulmak Çok Kolay Değil Midir? Neden Hemen Tespit Edilememektedir?

Pek tabi ki bu soruyu ve cevabını bu hırsızlık/dolandırıcılığı yapan kişiler de düşünecektir. Bu kişiler bu riski bildikleri için bu kredi kartlarının yalnızca kendileri tarafından değil, başkaları tarafından da kullanılmasını istemektedir ki kendi yaptıkları işlemlerin tespitini, mümkünse imkânsız veya çok zor hale getirmeyi düşünmektedirler.
Bu nedenle elde ettikleri kredi kartı bilgilerini çok “komik” sayılabilecek ücretler karşılığında belli platformlarda satmaktadırlar.

Örneklemek gerekirse şahıs kredi kartı bilgilerini bir vesileyle çalıyor, bu bilgileri “dark web, deep web” olarak tabir edilen internetin gayrı meşru kısmının ağırlıklı olduğu normal insanların ulaşamadığı belli internet siteleri ve platformlarda 100.000 dolar limitli kredi kartını 10 – 20 TL karşılığında satıyor. Bu şekilde çalıntı kredi kartı almak isteyen kişiler de “ucuz” sayılabilecek bir tutarla çalıntı kredi kartını alarak kendileri de bu kart üzerinden hırsızlıklarını yapıyor. Tabi ilk kredi kartı bilgisini elde eden kişi bu dağıtımı yaptıktan hemen sonra limitin büyük kısmını tüketiyor ve kart bilgilerinin dağılması sebebiyle aynı çalıntı kart üzerinden 100lerce işlem yapıldığından takibi zor ya da imkansız hale getiriyor.
Bu nedenle tespiti dışarıdan bakıldığı kadar kolay bir konu olmadığından geniş kapsamlı bir soruşturma yapılması gerekmektedir.

Soru 10) Avukat Bey, Madem Kredi Kartı Bilgileri İnternet’ten Çalınıyor; Kredi Kartı Kullanmayalım Mı? Kredi Kartımızla Online Alışveriş Yapmayalım Mı?

Öncelikle ulusal ve uluslararası birçok şirkete danışmanlık yaptığımdan bu soruyu cevaplamadan önce şunu belirtmek isterim ki Türk Bankacılık Sisteminin güvenlik önlemleri neredeyse tüm Avrupa ülkelerinin önündedir. En basitinden “3D Secure” olarak tabir edilen onay mekanizması dahi çok sınırlı sayıda ülkede bulunmaktadır.

Pek tabi ki “3D Secure” veya alternatif onay mekanizmalarının da en güvenlikli yol olmaması sebebiyle bankalar benzeri hırsızlık/dolandırıcılık vakalarının engellenmesine yönelik, genellikle tek kullanımlık, limitinin sizin tarafınızdan belirlendiği sanal kart tabir edilen bir hizmet sunmaktadır. Bu hizmet şu anda tüm Türk bankalarınca sunulmaktadır.

Basit anlamda sanal kart, sizin kredi kart limitinizin içinden bir limit tanımlandığınız, kredi kartı bilgilerinizin karşı tarafça görülmesine imkan tanımayan, yalnızca oluşturduğunuz tek kullanımlık veya limitini sizin belirlediğiniz sanal kart bilgilerinin karşı tarafça görüldüğü ve bu nedenle dolandırıcılık/hırsızlığı neredeyse imkansız hale getiren bir sistemdir.

Dolayısıyla online alışverişlerinizde gerçek kredi kartı bilgilerinizi değil, bankaların sunduğu telefon uygulamaları veya internet bankacılığı üzerinden sanal kart oluşturarak alışveriş yapmanız durumunda böyle bir mağduriyet yaşama olasılığınız imkansıza yakın olacaktır.

Metinle alakalı görüş ve düşünce paylaşmak isteyen kişilerin [email protected] üzerinden bana ulaşmalarınızın mümkün olduğunu belirterek yazımı sonlandırıyorum. Umarım konuyu siz okurlarımızı sıkmadan ve anlaşılır şekilde değerlendirebilmişizdir.

Saygılarımla
Av. Hasan Serhat YİĞİT

İlginizi Çekebilir
Abone ol
Bildir
guest

1 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments
KEMAL
KEMAL
2 yıl önce

unutulur gider haci ne büyüttünüz olayı